1988 yılında Deniz Astsubay Sınıf Okulundan mezun oldum ve 1999 yılına kadar Deniz Kuvvetlerinin çeşitli tipte muhrip, fırkateyn ve yardımcı sınıf gemilerinde görev yaptım. Görev sürem boyunca çok fazla yurt dışı deneyimlerim oldu. 1999’da Deniz Kuvvetlerinin kara birliklerine geçtim. 2009 yılında Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi Kamu Yönetimi’nden mezun oldum. Ama bu bana yetmedi, çünkü İktisat Fakültesini memuriyette birinci dereceyi alabilmek için okumuştum. Birinci dereceyi alınca da hemen emeklilik kararı aldım.
Emekli olur olmaz İstanbul Teknik Üniversitesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği’ne girdim. İ.T.Ü. bilindiği üzere 1 yıl İngilizce hazırlık olmak üzere 5 yıldır. Ben 3,5 yılda İTÜ’den mezun oldum. Ancak işin en zor kısmı Gölcük’ten Maslak’a her gün gidip gelmekti. Hem de ne gidiş! Dersler sabah 08.30’da başlıyordu ve Maslak’a gidişim 4 vasıtayla tam 3,5-4 saat sürüyordu. O günkü dersler bitince yine 3,5-4 saat süren 4 vasıtayla Gölcük’e geri geliyordum. Kısaca her gün 7,5-8 saatim yollarda geçiyordu. Sabah 08.30 daki derslere yetişebilmek için de 3,5 yıl boyunca her gece ama her gece 04.30’da (bazen 04.00’de) kalkarak gecenin karanlığında yollara düşmek çok zordu. İnanın ki bunu sadece bir asker başarabilirdi.
Düşünsenize yağmur, kar, fırtına, sıcak, soğuk, yaz, kış demeden her gün aynı yolu aynı azimle bıkmadan geçmek, gecenin karanlığında çıkıp yine gece karanlığında eve girmek, sürekli uykusuz gezmek, 3,5 yıl boyunca hiçbir dersi kaçırmamak, baba ve bir eş olmanın sorumluluğu dışında mümkün olan her alanda öğrencilik yapabilmek, neredeyse kızı/oğlu yaşındaki asistanlar tarafından kontrol edilmek, dersler, laboratuvarlar, uygulamalar, sunumlar, ödevler, quizler, vizeler, finaller, yaz okulları, üstüne üstlük bir de stajlar gibi genç insanı bile çok zorlayan bu süreçte, bıkkınlığa, yılgınlığa düşmeden, inatla direnerek, 5 yıllık okuldan 3,5 yılda mezun olma başarısını gösterdim. Başladığımda kararımı duyan çok kişi bana gülmüş, dudak bükmüştü. Eşim hariç hiç kimse okuma kararımı desteklemedi. Herkes bu tempoya ne kadar dayanacağımı ve ne zaman pes edeceğimi merak ediyordu. Onlara göre yapmak istediğim şey çok gereksiz, içinde bulunduğum koşullara ve yaşıma göre de imkansızdı. İnanılmaz bir tempoydu ve duyanlar yaptıklarıma inanamıyordu. Çok yakın akrabalarım bile bu yaptığıma 6 ay ömür biçmişti. Dayanamaz, yapamaz, bırakır dediler. Ama Türkiye’nin en zor mesleğini yani astsubaylığı 22 yıl yapabilen ben, öğrenciliği mi yapamayacaktım? Türkiye’nin en zorlu mesleğini yapan ben, İ.T.Ü. de mi okuyamayacaktım? Yaptım hakikaten, yaptım. Hem görevdeki, hem de emekli olan meslektaşlarıma da tavsiye ediyorum ve soruyorum ki ”Türkiye’nin en zor mesleğini yapan sizler istedikten sonra bu dünyada yapamayacağınız bir şey var mı?”
Şair Tevfik Fikret’in çok sevdiğim bir sözü vardır; “Hak bellediğin yolda yalnız da olsa gideceksin”der. Ben de gittim, hiç kimseyi dinlemedim ve de bırakmadım. İyi ki de dinlememişim. “4 yıllık üniversiteyi 4 yılda bitirmek bir başarıdır ve tebriğe şayandır. Ama tarih 4 yılda bitireni değil kırkında bitireni yazar”. Şu an önce Emekli Deniz Astsubayı, sonra Metalurji ve Malzeme Mühendisi olarak hayatıma devam ediyorum. Çalıştığım şirkette, isteklerimden birisi kartvizitime ismimden sonra ilk olarak “Emekli Deniz Astsubayı” yazmalarıydı, onlar da beni kırmadı ve yazdı. Kartvizitimde yıllarımı verdiğim mesleğimi ilk olarak görmek istedim. Mühendislik ve diğer ünvanlarım daha sonra gelmeliydi. Biliyorum ve inanıyorum ki; benim içinden çıktığım bu camia ile gurur duyduğum gibi bu kartviziti gören sizler de benimle gurur duyacaksınız.
Mezuniyet resmim yok benim, çünkü okulu erken bitirdiğim için İTÜ’de henüz kep giyme töreni yapılmadı ve ben bitirme tezimi sunduğum yani okuldaki son günümün fotoğrafı ile İTÜ Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Böl.Bşk.Yrd.sı ile olan mezuniyet fotoğrafımı sizlerle paylaşmak istedim.
“Sayın Başkan, ben öncelikle bir meslektaşınız, bir arkadaşınız ve kardeşiniz olarak sizi ve ekibinizi kamuoyundaki mücadeleniz dolayısıyla yürekten tebrik ediyorum. Fırsat ve şans verildiğinde neler yapabileceğimizi göstermenin onurunu ve gururunu yaşıyorum. Ayrıca İTÜ mezunu bir mühendis olarak basın yayınla ilişkilerde, temsil faaliyetlerinde, mühendislik çalışmalarında veya ihtiyacınız olan her yerde size yardıma hazır olduğumu bilmenizi istiyor, başarılarınızın devamını diliyorum.”
Bu konuda Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği Başkanı Ahmet KESER;
Eğitim alanında çalışma yapan tüm meslektaşlarımızı da başarılar dilerim.” dedi.
4 Yorumlar
Ersen Gürpınar
Meslekdaşlarımızın başarıları bizlerin gururudur; Bugün binlerce lisans yüzlerce yüksek lisans, doktora yapan hatta profesörlük ünvanı alan assubaylar vardır Toplumdaki hak ettiğimiz saygınlığa ulaşmada destekleri olan meslekdaşlarımızı kutlar başarılarının devamını dilerim
mehmet
ben de çok uğraştım ama sağolsun sb. arkadaşlarımız hep önümüze engeller çıkardılar ama benim hayalimi gerçekleştirdiniz
Gurur duydum başarıları devamını dilerim…
mehmet
Tek kelime ile harika bir asb. olarak gurur duydum.
Orhan kaymak
Yaktiğiniz meşalenin ışığında kardeşlerinize aydınlık bir yol bırakmışsiniz…
Teşekkürler gönlü güzel,harika komutan meslektaşımız gurur kaynağımız…